Gelelim Türkiye Karavan İmalatçıları ve Tedarikçileri Derneği Başkanı Ahmet Fazlıoğlu’nun görüşlerine. Ahmet Bey, Türkiye’deki karavan kamp alanlarının yetersiz olduğunu belirtmiş. Yani, karavan tutkunları için uygun yerler bulmak pek de kolay değilmiş. Ama işte burada bir fırsat varmış: Eğer Türkiye’de çeşitli yerlerde karavan park ve kamping alanları oluşturulursa, bunun iyi bir tanıtımla yapılması halinde, Avrupa’da karavan turizmi yapan yaklaşık 7 milyon insanın Türkiye’ye çekilebileceğini söylemiş. Yani, demek istiyor ki, potansiyel var ama harekete geçmek lazım.
Trakya Doğada Yaşam Fuarı’nda sergilenen karavanlar da dikkat çekmiş ziyaretçiler arasında. Ahmet Bey, iyi bir karavanın nasıl olması gerektiğini anlatırken standartlara ve normlara uygun üretilmesi gerektiğinin altını çizmiş. Öyle her önüne gelen karavan yapamazmış yani. Elektrik tesisatı, gaz tesisatı, ısı yalıtımı gibi konular da çok önemliymiş. Unutmayın, merdiven altı firmalardan karavan almamak lazımmış. Satış sonrası hizmet de bir o kadar kıymetliymiş. Sonuçta, karavanı insanlar yapıyor ve hata yapabilirlermiş. Bu yüzden satış sonrası hizmeti iyi olan bir firmadan karavan almak önemliymiş.
Üretici sayısının azaldığını belirten Ahmet Bey, bu durumun merdiven altı üretim yapan firmalardan kaynaklandığını dile getirmiş. Yani, her önüne gelen karavan yapmaya kalkarsa sektör zarar görürmüş. Ama sektör her geçen gün gelişiyormuş. Türkiye’de üretilen karavanlar artık Avrupa pazarında kendine yer bulmaya başlamış. Bu da sektördeki gelişimin göstergesiymiş. Önder Harbili ise fuar hakkında yurt dışından daha fazla katılım olduğunu söylemiş. Yani, demek istiyor ki, fuar her sene daha da büyüyor ve farklı ülkelerden ziyaretçileri çekmeye başlamış. Sonuç olarak, karavan sektörü her geçen gün daha da ileriye gidiyormuş ve Türkiye’nin bu pastadan pay alması için güzel bir fırsat varmış.
